Yerel basın, bir şehrin sesi, halkın gözü ve kulağıdır. Ancak Yalova’da son 11 aydır, belediyenin bu sesi duymak istemediği, yerel basını görmezden geldiği açıkça görülmektedir. Yalova Belediyesi, basın biriminin gönderdiği hazır bültenler dışında, ne Yalovalı gazetecilere ne de yerel medya kuruluşlarına doğrudan bir açıklama yapmayı tercih etmemiştir. Bu tutum, sadece gazetecileri değil, dolaylı olarak Yalova halkını da bilgi alma hakkından mahrum bırakmaktadır.
Suyun Köpürmesi Olayında Bile Yerel Basına Sessizlik
Belediyenin, şehirde büyük yankı uyandıran olaylarda bile yerel basını yok sayması, bu konudaki eleştirileri daha da haklı çıkarmaktadır. Örneğin, Yalova’daki suyun köpürmesi olayı, halk sağlığı açısından son derece önemli bir gelişmeydi. Ancak belediye yetkilileri, bu konuda sadece ulusal basına konuşmayı tercih etti. Oysa Yalova’da faaliyet gösteren gazeteler, televizyonlar ve haber siteleri, tam da böyle bir olayda halkı bilgilendirmek adına en kritik kaynaklardan biri olabilirdi.
Yerel basın, valilikten ve özel iletişim kaynaklarından aldığı bilgilerle haber yaparak kamuoyunu bilinçlendirmeye çalıştı. Buna rağmen belediye yetkilileri, yerel gazetecilere doğrudan bir açıklama yapma gereği duymadı. Halbuki yerel medya, kentin en önemli dinamiklerinden biridir. Belediye yönetimi, halkla şeffaf bir iletişim kurmak istiyorsa, yerel basını yok sayarak değil, onu güçlü bir iletişim aracı olarak görerek hareket etmelidir.
Belediye, Yerel Medyayı Resmi Olarak Muhatap Almıyor
Yalova Belediyesi’nin son 11 aylık iletişim stratejisine bakıldığında, gazetecilerin karşısına çıkmayan, basın toplantısı düzenlemeyen, röportaj vermeyen ve doğrudan sorulara yanıt üretmeyen bir yönetim anlayışı göze çarpıyor. Bunun yerine, hazır basın bültenleri e-posta yoluyla servis ediliyor ve bu bültenlerin yayınlanması bekleniyor. Bu durum, gazetecilerin mesleklerini icra etmelerini zorlaştırırken, belediyenin hesap verebilirlikten kaçındığı yönündeki algıyı da güçlendiriyor.
Belediyeler, yerel medya kuruluşlarıyla sağlıklı bir ilişki kurarak, halkı doğrudan bilgilendirmekle yükümlüdür. Ancak Yalova Belediyesi, gazetecileri muhatap almak yerine kendi sosyal medya hesaplarını tek taraflı bir iletişim aracı olarak kullanmayı tercih etmektedir. Oysa basın özgürlüğü ve kamuoyunun bilgi alma hakkı göz önüne alındığında, bu yaklaşım oldukça sorunludur.
Hazır Bültenler Yerine Şeffaf Açıklamalar Gerekiyor
Belediyelerin medyayla ilişkileri, sadece hazır metinlerin gönderilmesiyle sınırlı kalamaz. Gazeteciler, doğrudan soru sorma hakkına sahip olmalı, kamuoyunu ilgilendiren konularla ilgili detaylı bilgilere ulaşabilmelidir. Ancak Yalova’da, yerel medya kuruluşları giderek belediye tarafından dışlanmış bir durumda bırakılmaktadır.
Bu noktada, belediyenin iletişim stratejisini gözden geçirmesi şarttır. Yalova halkı, kendilerini doğrudan etkileyen konularda şeffaf açıklamalar beklemektedir. Yerel basın da bu açıklamaları halka ulaştırmakla görevlidir. Ancak belediyenin mevcut tavrı, gazetecilerin görevlerini yapmasını zorlaştırmakta ve toplumun bilgiye erişimini engellemektedir.
Yerel Basının Dostluğu ve Güveni Kayboluyor
Bir belediye yönetimi, her zaman yerel basının desteğine ve güvenine ihtiyaç duyar. Bugün yok sayılan gazeteciler, yarın bir kriz anında belediyenin kendilerine ihtiyacı olduğunda nasıl bir tutum sergileyeceklerdir?
Şu an için belediyenin gönderdiği hazır bültenleri haberleştiren bazı yerel medya kuruluşları, bu tutum devam ederse zamanla bunu yapmamaya başlayacaktır. Çünkü gazetecilik, yalnızca hazır metinlerin yayınlanması değil, sorular sorulması, cevaplar alınması ve kamuoyuna doğru bilgilerin aktarılmasıdır. Eğer bir yönetim, yerel basını sadece kendi sunduğu bilgileri yayımlayan bir araç olarak görüyorsa, bu hem yanlıştır hem de uzun vadede büyük bir hata olacaktır.
Belediye Bu Hatasından Ne Zaman Dönecek?
Yalova Belediyesi, yerel basını yok sayarak ve sadece kendi sosyal medya kanallarını kullanarak sürdürülebilir bir iletişim modeli oluşturamaz. Halkın güvenini kazanmanın ve hesap verebilir bir yönetim anlayışı oluşturmanın en önemli yollarından biri, şeffaf ve açık iletişimdir.
Belediye yönetimi, artık yerel basına yönelik tutumunu gözden geçirmeli, basın toplantıları düzenlemeli, gazetecilere doğrudan cevap vermeli ve halkı bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirmelidir. Aksi takdirde, yerel basın ile belediye arasındaki güven ilişkisi tamamen zedelenecek ve belediye yönetimi ilerleyen süreçte daha büyük iletişim krizleriyle karşı karşıya kalacaktır.
Son olarak, Yalova Belediyesi yetkililerine şu soruyu yöneltmek istiyoruz: Yerel basını yok saymak hangi sorunu çözer? Yalova halkı, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim istiyor. Yerel basın da bunun takipçisi olmaya devam edecek.