İYİ Parti Yalova İl Başkanı ve Jeoloji Yüksek Mühendisi Osman Kendir, sosyal medyada yaptığı açıklamada, Yalova’nın merkezindeki imar planını ele alarak kentsel dönüşüm sürecinin önemine dikkat çekti. Kendir, Yalova‘nın merkezindeki imar adasında 6 kat, 5 kat ve 4 kat bina yüksekliğine izin veren ve bitişik nizam yapılaşmaya olanak tanıyan bu planda ada bazında dönüşüm yapılabileceğini vurguladı. Ancak, bunun sadece yapısal bir değişim değil, aynı zamanda ekonomik koşullarla da yakından bağlantılı olduğunu belirtti.
Yalova’daki Kentsel Dönüşüm ve Deprem Riski
Yalova, Marmara Bölgesi’nde yer alması nedeniyle büyük bir deprem riski altında olan illerden birisi. Yalova Belediye Başkanı Sayın Mehmet Gürel’in bahsettiği “Yarısı Bizden” kampanyası, özellikle bu bölge için büyük önem taşıyor. Osman Kendir de bu kampanyanın Yalova’da uygulanmasının zorunlu olduğunu savunuyor ve İstanbul’da uygulanan bu kampanyanın yalnızca İstanbul’a yönelik olmasının adil olmadığını belirtiyor. Kendir, deprem gerçeği karşısında tüm illerin risk altında olduğunu ve adaletli bir yaklaşımın gerekliliğine işaret ediyor.
Kendir, aynı zamanda bu talebe destek vererek, kentsel dönüşüm sürecinin yalnızca bina yıkıp yapmaktan öte, şehrin genel altyapısının, yerleşim planlamasının ve afet bilincinin ele alınmasını gerektirdiğini belirtiyor. “Birlikte, sen-ben demeden el birliğiyle bu sorunun üstesinden gelebiliriz” diyerek, siyaset üstü bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğine vurgu yapıyor.
1999 Öncesi Yapılar ve Mevcut Yapı Stoğu
1999 yılında yaşanan büyük Marmara depremi sonrasında Türkiye genelinde yapı güvenliği konusunda büyük bir farkındalık oluşmuş olsa da, Yalova’daki 1999 öncesi yapılar büyük bir risk teşkil etmektedir. Bu yapılar, çoğunlukla dönemin mühendislik standartlarına göre inşa edilmiş ve depreme dayanıklı olmayabilir. Ayrıca, eski binaların büyük bir kısmı kentsel dönüşüm kapsamında yer almamakta ve bu da Yalova’nın büyük bir kısmında riskli yapı stoku oluşturmaktadır. Mevcut yapı stoğunun, özellikle bu eski binaların, depreme dayanıklı hale getirilmesi için gerekli çalışmaların hızla yapılması gerekmektedir.

Deprem Master Planı ve Mikrobölgeleme Etütleri
Yalova’da, depreme karşı bilinçli ve hazırlıklı bir şehirleşme sağlanabilmesi için bilimsel altlıkların oluşturulması gerektiği vurgulanıyor. Osman Kendir, Deprem Master Planı’nın hazırlanmasının hayati önemde olduğunu belirtiyor. Bu planın, valilik, belediyeler, il özel idaresi, ilgili kurumlar, üniversiteler, akademik odalar, sivil toplum kuruluşları ve diğer paydaşlarla birlikte hazırlanması gerektiğini ifade ediyor. Ayrıca, mikrobölgeleme etüt raporlarının da mutlaka hazırlanması gerektiğini, çünkü her bölgenin zemin yapısının farklılık göstereceğini belirtiyor.
Afet Bilinciyle Çevre Düzeni Planı
Yalova’daki çevre düzeni planlarının, şehrin afetlere karşı hazırlıklı olmasını sağlayacak şekilde yeniden ele alınması gerekiyor. Bugüne kadar yapılan Çevre Düzeni Planları (ÇDP), çoğunlukla sanayileşme talebi doğrultusunda şekillenmiş ve şehir planlamasında Yalova’nın asli ihtiyaçları göz ardı edilmiştir. Bu planlarda, afet risklerine karşı uygun bir hazırlık yapılmamış, kentsel dönüşüm süreçleri bilimsel bir altyapıya dayanmamıştır. Yalova’nın afet bilinciyle hareket eden bir çevre düzeni planına acilen ihtiyacı vardır.

Sulak Alanlar ve Yerleşim Alanları
Yalova’nın bazı bölgeleri, özellikle Hacı Mehmet Ovası, sulak zeminlerden oluşmaktadır. Bu tür alanlarda yapılaşma, hem zemin sağlığı hem de deprem riski açısından büyük tehlike taşımaktadır. Ayrıca, cadde ve sokakların dar olması, yapılar arasında yeterli yaşam mesafelerinin bulunmaması da büyük bir sorun oluşturmaktadır. Deprem anında bu tür dar alanlarda insanların güvenli bir şekilde tahliye edilmesi oldukça zorlaşacaktır.
Deprem Toplanma Alanlarının Belirsizliği ve Yeni Yapıların Denetimsizliği
Yalova’daki mevcut yapılaşmanın en büyük sorunlarından biri de deprem toplanma alanlarının belirsizliğidir. Şehirdeki insanların deprem anında nerede toplanacakları konusunda net bir bilgiye sahip olmamaları, bu konuda yapılacak planlamaların büyük önem taşıdığını gösteriyor. Ayrıca, yeni yapılan yapıların denetimsizliği de bir başka önemli sorundur. Yalova’daki yeni binaların, yapı denetimlerinin yeterince yapılmaması, deprem güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Birlikte, Bilimsel ve Planlı Bir Dönüşüm Süreci Gerekli
Kentsel dönüşüm süreci, sadece bina değişikliği değil, aynı zamanda şehir planlamasının, altyapı düzenlemelerinin ve afet bilincinin de göz önünde bulundurulması gereken bir süreçtir. Yalova için yapılacak olan dönüşüm, sadece estetik ya da ekonomik bir değişim değil, yaşam güvenliğini sağlayan, bilimsel verilere dayalı bir dönüşüm olmalıdır. Deprem gerçeğiyle yüzleşen Yalova, bilimsel ve katılımcı bir yaklaşımla bu dönüşümü gerçekleştirebilir.
Osman Kendir’in belirttiği gibi, bu süreçte tüm yerel yönetimlerin, partiler üstü bir anlayışla hareket etmesi gerekmektedir. Eğer bu adımlar doğru şekilde atılmazsa, Yalova, büyük bir fırsat yerine bir çözüm arayışının ötesine geçemeyecektir. Bu noktada, afet bilinciyle hazırlanmış bir çevre düzeni planına ve deprem master planına olan ihtiyaç her geçen gün daha da artmaktadır.